12 Mart 2013 Salı

tozlu raflardan çekinmeyin


yıkalım mı bu evleri bak yenileri de elimde
avuçların da yok burada bak yine kötü olan benim
ben üzgün bir adamım senden de öte
bak bu papatyalar benden de üzgün
bu papatyalar benden de üzgünse eğer
en üzgünü doğum günü mumlarıdır bu dünyanın
hem bak bu sokağın sonunda ışık da görünmüyor
gel sen beni dinle yıkalım biz bu evleri
yenileri de elimde bak fena mı olur

martılara da mı dadandın bak şurada deniz feneri var
ben ilk orada bulmuştum zaten senin bileklerini
bir martının kanadını düz tutuşunda bulmuştum
sahi ben pek anlamam sen ne dersin
nehirlerin denize vardığındaki heyecanını
sokaklar caddelere vardığında bulur mu dersin
bu evleri yıkıp nehirlere varalım derim ben
hem bak bu sokağın sonunda ışık da görünmüyor
hem martılar da toplanmış şurada deniz feneri var

arnavut kaldırımlar döktürdüm bak saat daha erken
eşkıyaları temizledim mevsimleri üçe indirdim
en sert siyahları madenlerden çıkardım attım
sen de durma kitapların tozunu al hadi durma
tut çıkar ayla kıyamettir bu engebeli coğrafya
senin de kulaklarında kiraz vardı çocukken

memet meşe

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder